DOLAR

36,6753$% 0.09

EURO

40,0531% 0.19

GRAM ALTIN

3.515,47%-0,04

a

Ünye Ve Zemin Sıvılaşma Problemi

İşimizin gereği çok seyahat ettiğimizden çok farklı yerler, farklı yapılar, farklı zeminler ve farklı zemin problemleri ile karşılaşıyoruz. Ünye için ise en büyük problemlerden birisi kanaatimce zemin sıvılaşma problemi. Peki nedir bu sıvılaşma ?

Sıvılaşma, suya doygun kumlu, siltli zeminlerin deprem tarafından üretilen tekrarlı dinamik gerilmelerin etkisiyle, suyla birlikte viskoz bir sıvı gibi yüzeye doğru yükselmesi olayıdır.

Sıvılaşmanın en büyük örneğini 1999 depreminde Gölcük’te gördük. Sıvılaşmanın da etkisiyle 5 katlı binalar yerin altında kaldıklarından 2 katlı görünüyorlardı. Ünye’yi jeolojik olarak ele aldığımızda ise merkezin büyük bir kısmında güncel kumsal çökelleri, güncel akarsu çökelleri ve alüvyon birimlerle karşılaşıyoruz.

Yani merkezimiz kum, çakıl, kil, silt gibi birimlerin üzerine kurulu olduğundan sıvılaşmaya ve oturmaya oldukça müsait zeminler.

Resmi Gazete’de yayınlanan 18 Mart 2018 tarihli ve 30364 sayılı 2018 Türkiye Bina ve Deprem Yönetmeliği bu konuda çok güzel esaslar ve tedbirler barındırıyor. Yeni yapılan binalarla alakalı tüm meslektaşlarımızın işini hassasiyetle yaptığına, bu yönetmeliğin esaslarına uyarak gerekli önlemleri aldığına ve gerekli durumlarda iyileştirmeler yapıldığına inanıyorum fakat aynı durum eski binalar için söz konusu değil.

Ünye’nin yapı stoğu göz önüne alındığında merkezdeki binaların çoğu en az 15-20 senelik binalar. Çok daha eski binalar da tabii mevcut. Bu binaların bir depremle karşılaşıldığında zemin problemleri açısından sıvılaşmaya maruz kalıp kalmayacağı, zemin açısından bir sıkıntı olmasa dahi betonlarının ve demirlerinin ne kadar sağlam olduğu konusunda ciddi endişelerim var.

Günümüz teknolojisinde artık binaları güçlendirmek yıkıp yeniden yapmaktan daha az maliyetle sağlanabiliyor. Binalarda deprem performans analizleri yapılarak hem zemin hem de binanın demir ve beton dayanımları tahkik edilerek detaylı bir rapor hazırlanabiliyor. Ardından bu sonuçların hepsi ele alınarak binanın bir deprem karşısında karşılaşabileceği riskler ve binanın genel durumu ortaya çıkıyor.

Özellikle binasının durumundan şüphelenen ve uzun yıllar önce yapılmış bir binaya sahip olanlar maliyetlerine katlanıp bu raporu hazırlatarak binalarının durumlarını öğrenebilirler. Eğer yapıları riskli yapı olarak belirlenir ise de kentsel dönüşüm avantajından faydalanabilirler. Naçizane tavsiyemdir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Ünye Devlet Hastanesine Cildiye Uzmanı Atandı.

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.

Araç çubuğuna atla