YAPRAKLAR

3

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tabii ki hep mevsim bahar, yaz olacak değil ya…

Bir gün sonbaharın geleceği belli değil miydi? Ağaca renk katan, dallarını süsleyen, açan çiçeğini, oluşan meyvesini güneşten, rüzgârdan koruyan, kuşları saklayan,  ağacın altında oturan çocuğa gölge olan yaprağın; bir gün ağaçtan ayrılacağı belli değil miydi? Ne kadar dayandı bir bilseniz. Ne rüzgârlar esti üstünden, ne kırağılar gördü,  ne yağmurlar yedi, ne şimşekler çaktı üstüne. Ama yine de; ne ağacı, ne de dalını bırakmadı. Bir görevi vardı. Bir kaç mevsimi görüp öyle gidecekti. Çiçek gibi, meyve gibi kısa süreli değildi. O dayanıklı ve uzun ömürlüydü.

Tabii ki kışın da geleceği belliydi. Yaprak yavaş yavaş başka renge dönüşecektir. Esen rüzgârla ağaç ile olan bağı kopsa da, nazlı nazlı aşağı süzülse de; yine de o, çok uzağa gitmeden usulca ağacının dibine düşecektir. Artık yeni yerinde başka başka renklere dönüşecektir. Çünkü her mevsimde, her yeni renginde, yeni görevleri vardır onun. Olduğu yerde de yeni fidanların, çiçeklerin, meyvelerin ve yeni yaprakların yetişmesini sağlamak gibi.

Kısacası; Doğum hep bahardır, yaşam uzun ve renklidir. Ayrılık kış olsa da;  yeni baharlara gebedir.