34,1631$% -0.13
37,8466€% -0.03
2.920,72%-0,09
Prof. Dr. Ayşen Gargılı Keleş, ‘Kurbanlık hayvanlar veteriner hekim kontrolünden geçmeli. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hayvanlarda belirti göstermeden de bulunabilir. Kesim yapan kişiler eldiven kullanmalı. KKKA ile enfekte hayvan karkası bir süre sonra bulaştırıcılığını kaybedecektir.’ dedi.
– Kurban Bayramı yaklaşıyor, ne gibi önlemler alınabilir?
Kurbanlık hayvanların veteriner hekim kontrolünden geçmiş, sağlıklı hayvanlar olmasına dikkat edilmeli. Hayvanların kesimi sırasında, kurbanlık hastalığı taşıyorsa vücut sıvıları ile temas edenlerin hastalanma riski olur. KKKA hayvanlarda belirti göstermeden de bulunabilir. Kesim yapan ve hayvanın doku ve sıvıları ile temas eden kişilerin eldiven kullanması tavsiye edilir. KKKA ile enfekte hayvan karkası bir süre sonra bulaştırıcılığını kaybedecektir, ancak kesim sırasında alınacak önlemler önemlidir. Bir diğer risk de bölgeler arası hatta ithal hayvanların nakli sırasında hastalık taşıyan kenelerin de başka bölgelere taşınabilmesidir. Keneler tutundukları konağı doyup düşme zamanları gelmeden bırakmaz. Hayvana tutunmuş ve kan emmekte olan kenenin, onu bırakıp yakınındaki insana geçme şansı yoktur. Ancak kurbanlık hayvanların bakımı, hatta satışı sırasında bile üzerlerindeki keneler elle sıkılarak, patlatılarak temizlenirse KKKA bulaşma riski olabilir.
– Türkiye’de KKKA en çok nerelerde görülüyor? Yıllara göre artış ve azalış oranları ne durumda?
Endemik bölge olarak tanımlanan Çorum, Gümüşhane, Sivas, Tokat ve Yozgat başta olmak üzere bu bölgeyi çevreleyen tüm illerde ve ülkemizdeki tüm bölgelerde yayılış göstermektedir. Sağlık Bakanlığının en son veri paylaşımı 2017 yılına aittir ve o yıl için hastalığa yakalananların oranının en yüksek olduğu iller Artvin, Bayburt, Erzincan, Erzurum, Gümüşhane ve Tokat olmuştur.
– Her kene hastalık bulaştırır mı? Kene kaynaklı diğer önemli hastalıklar nelerdir?
Doğada bulunan her kene KKKA hastalığı açısından risk taşımaz. Ülkemizde bu hastalığın kanıtlanmış vektörü (taşıyıcısı/bulaştırıcısı) Hyalomma marginatum soyundaki kenelerdir. Bu kenelerin erişkinleri özellikle sığırlardan kan emer ve doymuş dişileri mera/otlaklarda hayvanın üzerinden düşer. Bulundukları dış ortamda yumurtlar ve ölürler. Yumurtadan çıkan larvalar yerden beslenen kuşlara, kirpi, tavşan gibi küçük memelilere tutunur ve onlardan kan emerek doyar. Bulundukları konağı terk etmeden dönem değiştirir ve doymuş nimfler olarak tutundukları kuş ya da küçük memeli konağı bırakır, toprağa düşer ve toprakta erişkin keneler haline gelirler. Yumurtadan aç erişkin keneye bu gelişim süreci ortalama 3-4 ay kadar sürer. İnsanlar için risk oluşturan dönemleri kırsal alanlarda, otlak ve meralarda, özellikle tavşan gibi ara konakların beslenmek için geldiği, dinlendiği, gecelediği ekili arazilerde bulunan aç erişkin kenelerdir. Ülkemizde insanları tutan keneler konusundaki çalışmaların hemen tamamında insanlara erişkinlerin tutunduğu saptanmıştır. Bu durumun avantajı yeni tutunmuş erişkin kenenin bile oldukça büyük, kolaylıkla görülebilecek boyutlarda olmasıdır. Önemli olan bir konu; bu kene ve dolayısı ile KKKA’nın büyük şehirlerdeki sınırlı alanlarda bulunan, yaban hayatı ile ilişkisi olmayan bahçe/park özelliğindeki yerlerde riskinin çok düşük olmasıdır. KKKA, şehir parkları ve buralarda bulunan insanlar için değil, kırsal yaşamdaki insanlar için risk oluşturur.
Ancak KKKA olmasa da, şehirlerdeki bahçe/park şeklindeki açık alanlarda da bulunabilecek keneler vardır. Özellikle taban örtüsü sık olan şehir ormanları ve korularda Ixodes ricinus soyundaki kene türü öne çıkmaktadır. Bu kene de önemli başka bir kene ile bulaşan hastalık olan Lyme hastalığını bulaştırır.
– Kene vakalarında yapılması ve yapılmaması gerekenler nelerdir?
Gerek şehirlerde gerekse kırsalda, tarımsal aktivite, hayvan otlatma, yürüyüş, piknik gibi açık alan aktivitelerinden sonra eve dönüldüğünde mutlaka vücut kontrolü yapılmalıdır. Özellikle kasık bölgesi, parmak araları, kulak arkası, kadınlarda meme altları dikkatlice kontrol edilmelidir. Kene ile bulaşan hastalıklarda, kenenin erken fark edilmesi ve çıkarılması önemlidir. Kene bir cımbız yardımıyla deriye en yakın yerinden tutularak sabit bir kuvvetle yavaşça çekilerek çıkarılmalıdır. Üzerine herhangi bir madde dökülmemeli, elle sıkılarak patlatılmamalıdır. Fark edildiği, görüldüğü gibi vücuttan çıkarılmalıdır, bu işlem için sağlık kuruluşuna gitmeyi beklemeye gerek yoktur. Çıkarılan kene alkol içeren küçük bir şişenin içine alınabilir. Tiplendirilmesi ve varsa muhtemel hastalık risklerinin tanımlanması için bu konuda yardımcı olabilecek kurum/kişilere ulaştırılabilir.
Açık alan aktivitelerinden önce vücuda sürülebilen ya da kıyafetlere uygulanan repellent ya da akarisitlerden de yararlanılabilir. Ancak bunların koruyucu özelliğinin yüzde 100 olmadığı unutulmamalıdır.
Ünye Kültür ve Musiki Derneği Kursiyerleri Yeteneklerini Gösterdi
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.